Bu yazı, Osmanlı’nın son döneminden bugüne, Türkiye’nin bugün bulunduğu topraklarda yeşeren ve büyüyen feminist mücadele ve kadın hareketlerinin yol alış hikayesini anlatıyor. Bu mücadeleyi ortaya çıkaran ve iğneyle kuyu kazar gibi gerçekleştirilen kadınların tarihine dair yapılmış çalışmaları biraraya getirmeye çalışıyor. Yazının asıl muradı ise, feminist mücadelenin ve kadın hareketlerinin isyanlarını, direnişlerini, düşündüklerini, eylediklerini, kazanımlarını ve güçlerini bir kere daha hatırlamak, feminist mücadele hafızasını tazelemek. Her ne kadar toplumsal, siyasal vb nedenlerle aralarındaki bağlar koparılmaya, köprüler yıkılmaya çalışılsa da kadınların her şeye rağmen birbirlerinden aldıkları güç ve ilhamla yola nasıl devam ettiklerini bir kere daha göreceğiz.

Nacide Berber tarafından hazırlanan bu metni keyifle okumanızı dileriz

*Bu yazı 15 Temmuz Darbe girişimi öncesi yazılmıştır. 15 Temmuz sonrası Türkiye’deki erkek egemen sistem ve erkek şiddeti OHAL ve savaş koşullarında maalesef daha da güçlenmiş ve artmıştır.

Türkiye kadın hareketinin gündemini etkileyen diğer önemli bir gelişme; kadınların erkek egemen sistemle ve toplumsal cinsiyet eşitsizlikleri ile mücadele etmesinde, erkek şiddetinden, cinsiyetçilikten uzakta hayat kurma yollarına erişmesinde hayati önem taşıyan kadın örgütleri -Adıyaman Kadın Yaşam Derneği, Anka Kadın Araştırmaları Derneği, Bursa Panayır Kadın Dayanışma Derneği, Ceren Kadın Derneği, Gökkuşağı Kadın Derneği, KJA, Muş Kadın Çatısı Derneği, Muş Kadın Derneği, Selis Kadın Derneği, Van Kadın Derneği vb- ve yüzlerce sivil toplum örgütü, OHAL uygulamaları kapsamında çıkarılan KHK’larla birlikte kapatıldı ve faaliyetleri durduruldu. [1] Kapatılan kadın örgütleri ile kadınları güçlendiren çalışmalar yarıda kaldı.

Bu süreçte diğer önemli bir gelişme; kız çocuklarına yönelik tecavüz ve cinsel istismar faillerinin, hayatta kalan ile evlenmesi şartıyla affedilmesini öneren yasa tasarısının[2] AKP’li milletvekilleri tarafından Meclis’e sunulmasıydı. Tüm Türkiye’deki kadın örgütlerinin ve kadınların sokaklara dökülmesi ve protesto eylemleri ile bu tasarı şimdilik durdurulmuş gözüküyor. Bu yasa tasarısı eğer kabul edilseydi; kadın ve çocuklara tecavüz ve cinsel istismar halinde bu suçları işleyen erkeklere ‘bir şans daha’ tanınacak, evlilik içi tecavüzün tanınması için mücadele verilmiş[3] bu topraklarda tecavüz, evlilik vesilesi olacak, çocukların ‘rıza’sı sınanacak ve cinsel ilişkide rıza yaşı 15’ten 12’ye indirilebilecek[4], zorla evlendirmelerin önü açılacaktı.

Kadınlara yönelik baskı ve şiddetin arttığı bu dönemde hareket etmek maalesef kadınlar ve hareket için her zamankinden daha zorlu bir hale geldi diyebiliriz. Bu yüzden feminist mücadelenin koşulları güçleşmiş gözüküyor. Yazının sonunda da belirtilen; feminist hareketin ve kadınların kazanımlarının zayıflatıldığı ve ailenin güçlendirilmeye çalışıldığı bu süreçte ve önümüzdeki dönemde Türkiye kadın hareketi; kürtaj yasakları, kadın cinayetleri, kadın istihdamındaki cinsiyetçilik vb. her türlü kadına yönelik ezme, baskı, ayrımcılık, eşitsizlik vb. uygulamanın takipçisi olmaya devam edecek gözüküyor. Dünyadaki ve Türkiye’deki kadın hareketlerinin mücadeleleri sonucu elde edilen ve kadınları güçlendiren kazanımları korumak önemli ve temel bir mücadele alanı olacağa benziyor.

 

[2] TBMM Genel Kurulunda görüşülen "Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı"nın Geçici 1'inci maddesine eklenen fıkra:

"Cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir neden olmaksızın 16 Kasım 2016 tarihine kadar işlenen cinsel istismar suçunda, mağdurla failin evlenmesi durumunda, Ceza Muhakemesi Kanununun 231'inci maddesindeki koşullara bakılmaksızın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, hüküm verilmiş ise cezanın infazının ertelenmesine karar verilir. Zamanaşımı süresi içinde evliliğin, failin kusuruyla sona ermesi halinde fail hakkındaki hüküm açıklanır veya cezanın infazına devam olunur. Bu fıkra uyarınca fail hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına veya cezanın infazının ertelenmesine karar verilmesi durumunda, suça azmettiren veya işlenişine yardım edenler hakkında kamu davasının düşmesine veya infazın ortadan kaldırılmasına karar verilir."

[3] Kadın hareketinin yürüttüğü kampanya sonucunda, 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) kadınların cinsel haklarını güvenceye almaya yönelik çok önemli düzenlemeler yapıldı. Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Suçlar başlığı altında yapılan yeni düzenlemede, eşin şikâyeti durumunda vücut dokunulmazlığını ihlal eden, tecavüz eden kocanın ceza alması gerektiğine dair hükmün Türk Ceza Kanunu’na girmesi, Türkiye’deki kadınların cinsiyet eşitliği açısından çok önemli bir adımı oldu.

[4] https://www.morcati.org.tr/tr/389-tecavuzu-aklayacak-hicbir-yasayi-kabul-etmiyoruz

KAYNAKÇA

Acar Savran, Gülnur:                         “Feminizm (Yeni) Toplumsal Hareketlerden Biri Mi?”, Feminist Politika, sayı: 10, İstanbul, 2011, s. 20-21

Arat, Yeşim:                                       “1980’ler Türkiye’sinde Kadın Hareketi: Liberal Kemalizm’in Radikal Uzantısı”, Toplum ve Bilim, sayı: 53, İstanbul, Birikim Yayınları, 1991, s.7-19

Berber, Nacide                                   Özel Sektörde Yönetici Kadıların Cinsiyet Kimliği ve Feminizm Algısı, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, T.C. İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Kadın Çalışmaları Anabilim Dalı, İstanbul, 2011

Berktay, Fatmagül:                            “Cumhuriyet’in 75 Yıllık Serüvenine Kadınlar Açısından Bakmak”, 75 Yılda Kadınlar ve Erkekler, Ed. Ayşe Berktay Hacımirzaoğlu, İstanbul, Tarih Vakfı Yayınları, 1998, s. 1-11

Berktay, Fatmagül:                            “Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Feminizm”, Modern Türkiye’de Siyasi Düşünce, Cilt 1, 5. Baskı, İstanbul, İletişim Yayınları, 2003, s.349, 350

Berktay, Fatmagül:                            “Türkiye Solu’nun Kadına Bakışı: Değişen Bir Şey Var mı?”, 1980’ler Türkiye’sinde Kadın Bakış Açısından Kadınlar, Haz. Şirin Tekeli, İstanbul, İletişim Yayınları, 2010, s. 279-290

Bora, Aksu:                                        “Kadın hareketi: Nereden nereye?”, Birikim Dergisi, sayı: 83, İstanbul, Birikim Yayıncılık, 1996

Bora, Aksu, Günal, Asena:                ‘90’larda Türkiye’de Feminizm, İstanbul, İletişim Yayınları, 2002

Bora, Aksu:                                        “Feminizm: Sınırlar ve İhlal İmkanı”, Birikim Dergisi, sayı: 184-185,  İstanbul, Birikim Yayıncılık, 2004, s.106-112

Bora, Aksu:                                        Feminizm Kendi Arasında, Ankara, Ayizi Yayınları, 2011

Bora, Aksu:                                        “Amargi Diye Bir Dergi”, İradenin İyimserliği: 2000’lerde Türkiye’de Kadınlar, Der. Aksu Bora, Ankara, Ayizi Yayınları, 2015

Çakır, Serpil:                                      Osmanlı Kadın Hareketi, İstanbul, Metis Yayınları, 1996

Durakbaşa, Ayşe:                               Halide Edib: Türk Modernleşmesi ve Feminizm, İstanbul, İletişim Yayınları, 2000

Ergüneş, Nuray:                                 “Kadınlar Vardır: 1980’den Günümüze Türkiye’de Kadın Hareketi”, İktisat Dergisi, sayı: 469, İstanbul, 2006, s. 62-68

Kandiyoti, Deniz:                              Cariyerler, Bacılar, Yurttaşlar, Çev. Aksu Bora vd., 2. Basım, İstanbul, Metis Yayınları, 2007

Koray, Meryem:                                 “Türkiye Kadın Hareketinin Soru ve Sorunları”, 75 Yılda Kadınlar ve Erkekler, Ed. Ayşe Berktay Hacımirzaoğlu, İstanbul, Tarih Vakfı Yayınları, 1998, s.361-375

Özdemir, Esen:                                  “Türkiye Feminist Hareket/Örgütlenme Tarihi”, Toplumsal Cinsiyet Tartışmaları, Ankara, Dipnot Yayınları, 2016

Özkan Kerestecioğlu, İnci:                “Konstruktion der “neuen” türkischen Frau und der International Frauenkongress (1935)”, in Barbara Pusch (ed.), Die Neue Muslimische Frau, Ergon Verlag Würzburg, 2001

Özkan Kerestecioğlu, İnci:                “1990’larda Kadın Hareketi: Demokrasi ve Eşitlik Talebi”, Türkiye’de ve Avrupa Birliği’nde Kadının Konumu: Kazanımlar, Sorunlar, Umutlar, Der. Fatmagül Berktay, İstanbul, Ka-Der Yayınları,  2004, s.75-97

Saktanber, Ayşe:                                “Kemalist Kadın Hakları Söylemi”, Modern Türkiye’de Siyasi Düşünce, Cilt 2, 2. Baskı, İstanbul, İletişim Yayınları, 2002

Sancar, Serpil:                                    “Ortak Gündem Politikasının Başarıları ve Sorunları”, Amargi Dergisi, sayı: 9, İstanbul, Amargi Yayınları, 2008, s.11-12

Şenol Cantek, Funda, Bora, Aksu:    “Akacak Mecra Bulmak”, İradenin İyimserliği: 2000’lerde Türkiye’de Kadınlar, Der. Aksu Bora, Ankara, Ayizi Yayınları, 2015

Tekeli, Şirin:                                       “’80’lerde Türkiye’de Kadınların Kurtuluşu Hareketinin Gelişmesi”, Birikim Dergisi, sayı:3, İstanbul, Birikim Yayınları, Temmuz 1989, s.34-41

Tekeli, Şirin:                                       “Birinci ve İkinci Dalga Feminist Hareketlerin Karşılaştırılmalı İncelemesi Üzerine Bir Deneme”, 75 Yılda Kadınlar ve Erkekler, Ed. Ayşe Berktay Hacımirzaoğlu, İstanbul, Tarih Vakfı Yayınları, 1998, s.337-346

Tekeli, Şirin:                                       1980’ler Türkiye’sinde Kadın Bakış Açısından Kadınlar, İletişim Yayınları, İstanbul, 2010

Tekeli, Şirin:                                       Feminizmi Düşünmek, İstanbul, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, 2017

Timisi, Nilüfer,

Ağduk Gevrek, Meltem:                    “1980’ler Türkiyesi’nde Feminist Hareket: Ankara Çevresi”, 90’larda Türkiye’de Feminizm, Der. Aksu Bora, Asena Günal, İstanbul, İletişim Yayınları, 2002, s.13-39

Uçan Çubukçu, Sevgi:                       “1980 Sonrası Kadın Hareketi: Ataerkilliğe Karşı Meydan Okuma”, Türkiye’de ve Avrupa Birliği’nde Kadının Konumu: Kazanımlar, Sorunlar, Umutlar, Der. Fatmagül Berktay, İstanbul, Ka-Der Yayınları, 2004, s.55-73

Van Os, Nicole A.N.M.:                    “Osmanlı Müslümanlarında Feminizm”, Modern Türkiye’de Siyasi Düşünce, C. I, İstanbul, İletişim Yayınları, 2003, s.335-347

Walters, Margaret:                             Feminizm, Çev: Hakan Gür, Dost Kitabevi, Ankara, 2009

Zihnioğlu, Yaprak:                             Kadınsız İnkılap: Nezihe Muhiddin, Kadınlar Halk Fırkası, Kadın Birliği, İstanbul, Metis Yayınları, 2003                  

Demokrasiye Katkı

Heinrich Böll Stiftung Derneği demokratik kültür ve karakter açısından temel öneme sahip tarihle yüzleşme, milliyetçilik, ayrımcılık vb. tabu konuları gündeme getirir. Türkiye’nin ırkçı ve militarist olmayan, laik, toplumsal cinsiyet demokrasisine dayalı demokratikleşme süreci önündeki temel engellerin kaldırılmasına katkıda bulunmak amacıyla etkinlikler düzenler ve destekler. Ayrıca gençlere özgü sorunları tartışmaya açarak, görmezden gelinen gençlik ve demokrasi konularının ele alınması ve gençlerin siyasete katılımı konusunda tartışmalar yürütür.

Alternatif
Box Error: class not found grid_boellcalendar_box